17 Şubat 2012 Cuma

Basketbol Nostalji: Yıldız Milli Takım (1993)

Ön Sıra: Orhan Güler, Eray Köklü. 2.Sıra: Bora Sancar, Tolga Ünalan, Cüneyt Erden. 3.Sıra: Gökhan Üçoklar, Emrah Erkalp, Ufuk Kaçar. 4.Sıra: Ege Taşpınar, Gökbörü Aygar, Esat Şahin. 5.Sıra: Serdar Tabay, Zaza Enden, Alpay Öztaş.. Fotoğraf: Fast Break Dergisi (Ağustos 1993)

14 Şubat 2012 Salı

Nejat Biyediç anısına..

     15 Ağustos 2011'de kaybettiğimiz, Bursaspor'un efsane futbolcusu ve teknik direktörü Nejat Biyediç anısına Bursaspor ile Velez Mostar takımları 15 Şubat 2012 günü saat 17.00'de Atatürk Stadı'nda karşı karşıya geliyor. Nejat Biyediç anısına karşı karşıya gelecek. Maç için TV yayını yok ancak taraftarlar stadyumda ücretsiz olarak izleyebilecek..

10 Şubat 2012 Cuma

Psikolojik Analiz: Sahip Olduklarımız ve Biz..

     Bir tarafta yaşadıkları açlık, yoksulluk ve tüm imkansızlıklara rağmen hayattan zevk almaya çalışan insanlar (bkz. üstteki foto), diğer yanda birçok şeye sahip olduğu halde mutlu olamayan bizler..

     Sizce de bir terslik yok mu bu işte? Mutluluğun formülü çok şeye sahip olmak mı yoksa az şeye ihtiyaç duymak mıdır? Sahip olduğumuz şeylerin değerini neden bilmiyoruz, neden hep daha fazlasını istiyoruz? Çünkü bu içinde yaşadığımız kapitalist düzen bizi hep tüketmeye itiyor. Bir telefon alıyorsunuz ama iş orda bitmiyor, daha yenisi daha iyisi çıkıyor, siz de ancak yenisini aldığınızda mutlu olabileceğinizi düşünüyorsunuz. Yok siz öyle düşünmeseniz de sonuç değişmiyor çünkü; televizyonda, gazetede, internette çevremizdeki her yerde reklamlar, cazip kampanyalar,  promosyonlar bize elimizdekilerin yetersiz olduğu fikrini empoze ediyor. Bu fikre karşı çok fazla dayanamıyorsunuz. Siz dayansanız bile bu fikre yenilmiş eşinizi, sevgilinizi ya da çocuğunuzu mutlu etmek için bunu yapmak zorunda kalıyorsunuz..

     Önce bunların bir ihtiyaç olduğuna inandırılıyoruz, sonra bu ihtiyaçlarımızı karşılamak için daha çok çalışıp daha çok para kazanmamız gerektiğine inandırıyorlar bizi. Daha çok kazanamıyorsanız onun da kolayı var. Kredi kartıyla bilmem kaç taksitle ödeyebileceğimizi bildiğimiz için rahatız, ihtiyaçlarımızı karşılamak için borçlanıyoruz. Bu döngünün sonunda artık istediklerimize sahip olmuş ama borçlu insanlar olarak, borcumuzu ödemek için çalışmaya devam ediyoruz. İhtiyaçlarımız bitmediği için (daha doğrusu bitmeyeceğine inandırıldığımız için) sürekli tüketmek ve sürekli borçlu olarak yaşamak zorundayız..

     Şimdi size sorsak, "neden çalışıyorsunuz?" diye, birçoğunuz "yaşamak için" dersiniz ama "çalışarak ölüyorsunuz" farkında değilsiniz.. Belki de fotoğraftaki Afrikalı çocuklar bizden daha mutlu, hem de tüm bu imkansızlıklara rağmen..

Karikatür: Seni Bekleyeceğim :)

5 Şubat 2012 Pazar

Kısa Film: Beni Yıka (2010)


     Corporate Film Fest (CFF) sessiz film kategorisinde en iyi film, en iyi senaryo, en iyi yönetmen, en iyi erkek oyuncu ödüllerini kazanan Türk yapımı bir kısa film..

Film Adı: Title: Beni Yıka
Yapım Yılı/Yeri: Released:2010 / Türkiye
Süre: Running Time:7 dakika 41 saniye
Tür: Genres:Kısa Film / Dram
Yönetmen: Directed by:Zafer Ekin.
Senaryo: Written by: Gökhan Saraç.
Yapımcı: Produced by: İlker Vatansever.
Yapım: Studio: Fortis Fotoğrafçılık ve Sinema Kulübü.
Oyuncular: Starring:İlker Vatansever, Mehmet Akgül, Burkay Kopuz, Mert Toker, Selçuk Ünver, Hakan Yeniay, Ali Cındık, Erhan Şahbaran, Gökhan Saraç, Zafer Ekin.

Karikatür: Yüzde 51 Şans :)

3 Şubat 2012 Cuma

Kısa Film: Emilie Muller (1993)


8 ayrı film festivalinde "En İyi Film" ödülünü kazanan 1993 Fransız yapımı farklı bir kısa film..

Film Adı: Title: Emilie Muller
Yapım Yılı/Yeri: Released: 1993 / Fransa
Süre: Running Time: 19 dakika 52 saniye
Tür: Genres: Kısa Film / Kurmaca
Yönetmen: Directed by: Yvon Marciano.
Senaryo: Written by: Yvon Marciano.
Yapımcı: Produced by: Gradiva Films.
Kurgu: Edited by: Marianne Rigaud.
Görüntü Yönetmeni: Cinematography: Pierre Befve.
Ses: Sound by: Xavier Griette.
Oyuncular: Starring: Veronika Varga, Olivier Ramon, Marie David, Lise Beraha.

Filmin Hikayesi ve Türkçe Çevirisi: Synopsis:
Genç yönetmen yeni filmi için yüzü düzgün, kamera karşısında rahat, düş gücü gelişkin bir kadın oyuncu arıyordu.
Gazeteye ilan vererek adayları davet etmişti.
Gün boyu peş peşe girdiği mülakatlardan yorgundu.
O, kendine yeni bir kahve koyarken, sıradaki oyuncu adayını içeri aldılar.
Alımlı genç kız, yüzünde meraklı bir tebessümle deneme kamerasının karşısına oturdu ve yönetmenle sohbete başladı.
Adı Emile Muller'di.
Kısa hasbıhalden sonra yönetmen değişik bir şey denemiş olmak için "Çantanızı açıp bana içindekileri birer birer anlatır mısınız?" dedi.

Genç kız arkadaki çantaya uzandı.
Fermuarını açtı.
Önce eline gelen iri kırmızı elmayı çıkarıp anlattı:
"Bu elmayı sabah tezgah başında meyvelerini parlatırken gördüğüm manav hediye etti. Çok iştahlı bakmış olmalıyım."
Sonra bir kitap çıkardı.
Henüz kitabın ilk sayfalarında olduğunu ve okuduğu satırlardan çok etkilendiğini anlattı. Romanın baş kahramanının dalaverelerinden söz etti.

Ardından bir gazete çıkardı:
İş aranıyor ilanını orada okumuştu. Listede, başvuracağı başka işler de vardı.

Sonra makyaj çantası, ajandası ve not defteri...

Yönetmen, bu sonuncudan rasgele bir sayfa çevirip okumasını isteyince defteri açıp mahcup bir edayla okudu genç kız...
Özel duygulardı okudukları...

Derken çantanın gizli bölmesine attı elini...
Oradan iki fotoğraf çıkardı.
Biri uyuyan genç bir adam fotoğrafıydı:
"Sevgilim" diye açıkladı:
"Fotoğraf çektirmeyi hiç sevmez de... Ancak uykudayken çekebiliyorum fotoğrafını..."

İkinci fotoğrafın annesinin evlenmeden önceki hali olduğunu söyledi. O halini şimdikinden daha çok seviyordu.

Genç kızın, çantadan çıkarıp büyük doğallıkla anlattığı her bir nesne, bir yapbozun parçaları gibi onun hayatından kesitler sunuyordu.

Bu oyun, 15 dakika kadar sürdü.
Sonunda yönetmen Emile'e teşekkür etti.
Çıkarken kapıdaki görevliye telefonunu bırakmasını söyledi.
"Arkadaşlar gelecek hafta sizi arar" dedi.
Emile çıkarken, yönetmenin asistanı girdi içeri...
Dışarıda bekleyen daha pek çok aday vardı.
Yönetmen gerindi.
Kısa bir mola vermek istediğini söyledi.
Hala aradığını bulamamıştı.
Yeni bir kahve doldururken karşısındaki sandalyeye asılı çantaya ilişti gözü...
Biraz önce içindekilerin birer birer anlatıldığı çantaydı bu...
Telaşla asistanını uyardı:
"Giden kız çantasını unutmuş, hemen koşup yetiştirsene..."
Asistan kız sandalyeye baktı ve "Yoo... O benim çantam" dedi.
Yönetmen, koltuğundan ok gibi fırlayıp kapıya seğirtti.
Aradığı oyuncuyu bulmuştu..

Filmin Kazandığı Ödüller: Awards:
Bastia Mediterranean Film Festival (1993)
Brest European Short Film Festival (1993)
Clermont-Ferrand International Short Film Festival (1994)
César Awards, France (1995)
French Syndicate of Cinema Critics (1994)
Istanbul International Film Festival (1995)
London Film Festival (1994)
Toulouse Short Film Festival (1993)

Karikatür: Sıradaki parça :)